Fethi Heper: Bir Kentin, Bir Formanın, Bir Jenerasyonun Efsanesi
3 Şubat 1944’te Eskişehir’de, beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak dünyaya gelen Fethi Heper, sporu bir hayat biçimi olarak benimsemiş bir konutta büyüdü. Kardeşlerinin tamamı faal atletlerdi. O daha beş yaşındayken küçük, lastik bir topla tanıştı. Lakin gerçek manada bir futbol topuyla tanışması, hayatındaki birinci kırılma noktalarından biri oldu: Karikatürist olan ve kendisinden 17 yaş büyük olan ağabeyi Beytullah Heper’in 1955 yılında Sakarya İlkokulu’ndan mezuniyet ikramı olarak aldığı top, Fethi’nin futbol tutkusunun başladığı andı.
1960 yılında Eskişehir Gençlik Kulübü’nde futbola adım atan Heper, sırf beş yıl sonra ismini tarihe yazdıracağı Eskişehirspor’un kurucu takımında yer aldı.
O devir genç bir santrfor olarak adım attığı Eskişehirspor’da, kısa müddette ekibin simgelerinden biri haline geldi. 1970’li yıllarda Eskişehirspor’un Harika Lig’de doruğa oynadığı yıllarda taraftarların lisanlarından düşmeyen o meşhur sloganın birinci ismi oldu: “Fethi – Nihat – Seçkin, filelere gönder!”
Sahadaki tekniğiyle olduğu kadar tarzıyla de dikkat çekiyordu. Bilhassa havadan gelen topları havada denetim edip göğsüyle yumuşatmasıyla tanınan Heper, bu özelliği sayesinde taraftarlar ortasında “Çengel” lakabıyla anıldı.
Futbolculuk mesleğinin tamamını Eskişehirspor’da geçiren Fethi Heper, 9 dönemde attığı 121 golle kulüp tarihine geçti. 1969-70 ve 1971-72 sezonlarında Türkiye Ligi gol hükümdarı oldu. A Ulusal Grup formasını üçü A Ulusal olmak üzere toplam dört kere giydi. Lakin onun büyüklüğü yalnızca istatistiklerde değil, taşıdığı ruh, sadakat ve sportmenlikte saklıydı.
Fethi Heper’i özel kılan bir öteki istikameti ise akademik alandaki üstün başarısıydı. Futbolculukla eş vakitli olarak eğitim hayatını da sürdürdü. 1967’de Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden mezun oldu, 1978’de doktorasını tamamladı. 1981’de doçent, 1988’de ise profesör unvanlarını aldı. Türkiye’de profesörlük mertebesine ulaşmış birinci ve tek profesyonel futbolcu olarak, sırf alanda değil, bilim dünyasında da öncü oldu.
(Görsel Kaynağı: Fanatik.com)
Saha dışında da futboldan kopmadı.
Eskişehirspor İdare Şurası’nda misyon aldı, Türkiye Futbol Federasyonu’nda ise Abdullah Kiğılı, Haluk Ulusoy ve Yıldırım Demirören dönemlerinde yönetim kurulu üyesi olarak değerli misyonlar üstlendi. Demirören periyodunda Ulusal Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olarak Türk futbolunun karar sistemlerinde yer aldı.
Fethi Heper’in ünü sırf Türkiye ile sonlu kalmadı. AFS bursuyla eğitim görmek için gittiği ABD’de, bir maçta attığı 8 golle Amerikan futbol etraflarında efsaneleşti. Ayrıyeten UEFA Kupası’nda bir maçta 4 gol birden atan birinci Türk futbolcu olarak Avrupa futbol tarihine de ismini yazdırdı.
Takvimler 13 Şubat 2025’i gösterdiğinde… Fethi Heper, 81 yaşında ortamızdan ayrıldı. Lakin arkasında sadece goller, kupalar ya da muvaffakiyetler değil; adanmışlıkla örülmüş bir ömür, ilham veren bir öykü ve sahiplendiği forma ile bütünleşmiş bir karakter bıraktı.
(Görsel Kaynağı: Kıbrıs Genç TV)
9 numara emekli oldu.
Eskişehirspor, onun anısını yaşatmak ismine çok manalı bir karar aldı: 9 numaralı forması, kulübün tarihinde bir birinci olarak emekliye ayrıldı.Kulüpten yapılan açıklamada şu duygusal kelamlar yer aldı:
“Fethi Heper’in ulu mirasını yaşatmak ismine, onun terlettiği, onurlandırdığı, yüreğiyle taşıdığı 9 numaralı formayı emekliye ayırıyoruz. Bundan bu türlü Eskişehirspor’un 9 numarası alanda değil, anılarda, tarihimizde ve yüreklerimizde yaşayacak.”
Fethi Heper, yalnızca bir futbolcu değildi. O, bir kentin hafızası, bir formanın ruhu, bir kuşağın idolüydü. Artık alanlarda olmasa da, her Eskişehirspor marşında, her genç futbolcunun hayalinde, her Eskişehirli çocuğun yüreğinde yaşamaya devam edecek.
(Görsel Kaynağı: Sporun Dibi)
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar külliyen müelliflerinin özgün niyetleridir ve Onedio’nun editöryal siyasetini yansıtmayabilir. ©Onedio
